kuvvetlice bir adet konsept üzerine kurgulanmış “Phobia” isimli vizyon film, çarpıcı bir adet fikir üzerinden ilerliyor: Korkunç fobileri olan hastaları tedavi etmeye çalışan bir adet doktorun nüshasi. Fakat asıl ilginç olan kısım, doktorun bu hastaları tedavi etmek için kullanılan yöntemdir. Kendi icat ettiği ve hastalarını içine yerleştirdiği bir adet cihaz vasıtasıyla, hastaların fobilerini tetikleyen sanrılar oluşturuluyor ve bu sanrıların kontrol altında tutulmasını sağlıyor. Bu, sadece bir adet sinema vizyon filmi değil, aynı zamanda psikolojinin derinliklerine inen bir adet yolculuk. Fobilerin ne kadar ileri düzeyde hastaların hayatını kontrol edebildiğini gösterirken, aynı zamanda korkularla yüzleşmenin ve onları kontrol etmenin gücünü de gözler önüne seriyor. Doktorun cihazı, bir adet yandan tedavi ederken diğer yandan da hastaların en derin korkularıyla yüzleşmelerini sağlıyor. Bu durum, hastalar üzerinde hem tedavi edici bir adet etki oluştururken, aynı zamanda bazıları için daha da derin travmaların ortaya çıkmasına neden oluyor. vizyon filmde, doktorun yolculuğunu görmekrken, kendi içimizdeki korkularla da yüzleşiyoruz. Oyuncuların sergilediği performanslar, doktorun cihazının icadı ve kullanımı, ve neticeların hastalar üzerindeki etkisi, vizyon filmi oldukça etkileyici kılıyor. Bu nüsha, sadece bir adet doktorun icadını ve fikirlerini değil, aynı zamanda erkek psikolojisinin derinliklerini ve korkuyla başa çıkmamız gerektiğini de anlatışıyor.